Thursday, April 30, 2009


içimde hepinizin öfkesini taşıyorum sanki....

Sunday, April 19, 2009

SEVGİ ÜSTÜNE

Bütün kitapları yakmalı
Sevda üstüne ne söylemişlerse yalandır
Kitaplara göre insan
Karanlıkta yüzüne bin mumluk lâmba tutulmuş
Gözleri, yüreği kamaşmış insandır
Aptaldır, hastadır, kahramandır
Bütün kitapları yakmalı
Sevda üstüne ne söylemişlerse yalandır.
İçinde bir tek suret yaşayan yüreğe yürek mi derler
Bir tek yaprak veren dalın boynun burarlar
Bir tek meyve veren dalı keserler
İnsan dediğin bir buğday tarlası gibi olmalı
Esti mi rüzgâr bir değil milyonlar için esmeli
Bir tek meyve veren dalı kesmeli
İnsan dediğin derya misali
Üstünde milyonlarca dalga
İçinde kıyametler kopmalı
İnsan dediğin derya misali
Uçsuz bucaksız olmalı.

Gel çıkalım sevgilim gel
Gel kurtaralım birler hanesinden
Çekelim gidelim bir uçtan uca
Açalım yüreğimizin kapılarını sonuna kadar
Sevelim sevelim sevelim
Sevebileceğimiz kadar



Bedri Rahmi EYUBOĞLU

Friday, April 17, 2009

herhangi bir yerdeki dere kenarı, göl kenarı, sahil duruken ne işim var hala bilgisayar başında.
ne işim var ?!

benim fatura işlemekle ne işim olur
ne işim var eta da ya
ne işim!!!

Tuesday, April 14, 2009


.....
Bodrumluların Neptün'e benzer yatları yoktu eskiden.Ama ta uzaklardan, dünyanın dört bir yanından gelen tekneler, ara sıra Bodrum'a uğrardı.Bunları Kale'nin önündeki rıhtıma bağlarlardı çoğu zaman.Gece yarısı elektrikler söndükten sonra, bunları seyretmeye giderdim.Ay ışığı olunca, adlarını ve geldikleri limanları okuyabilirdim.Genellikle küçük olan bu tekneler, Liverpool'dan, Amsterdam'dan, Hamburg'dan, Nice'dan, hatta Miami'den ya da San Francisco'dan nasıl buraya vardı diye hayret ederdim.Onları buralara getirenler üstüne düşler kurardım.O adamların da benim gibi deniz delisi oldukları belliydi.Ama ben yerli yerimde miskin miskin otururken, ta oralardan kalkmış, Bodrum kalesinin önüne demir atmışlardı onlar.
......
Mina URGAN/Bir Dinozorun Gezileri


yeteneklerini keşfetmeli insan...

Friday, April 10, 2009



böyle özgür olsak ya.atsak sırtımıza çantamızı gitsek ya.bazen ara verebilsek ya...